HÜSEYNİ DURUŞ

HÜSEYNİ DURUŞ

Kerbela ve onun Şehidi hakkında , konuşmak, ahkam kesmek elbette ki bize düşmez. Bu;

konuyu bilmediğimizden değil, haddimizi bildiğimizdendir. Bu mesele , iki boyutta

düşünülüp ele alına bilir. 1. Boyut , işin İslami ve Kurani tarafıdır. Bu bizleri aşar , sözü

alimlere bırakmak gerek. 2. Boyut işin İnsani yönüdür ki, burada iki laf etme hakkımız ve

sözümüz vardır.

Hüseyin’i anlamak, O’nu tanımak bu konuyu hakkında fikir yürütebilmenin de ön koşuludur.

Eğer Hüseyin’i anlamazsanız, konuştuğunuz söz yürüttüğünüz fikir , sizinkiler, bizimkilerden

öteye gitmeyecektir. Belki günümüze kadar var olan tartışmanın ana kaynağı da budur.

Hüseyin’i sevmek ile anlamak arasındaki , o derin farkı anlayamamış olmaktan kaynaklıdır.

Hiç kimsenin sevgisini asla tartışacak değiliz. Ancak görüyor ve biliyoruz ki Hüseyin’i

sevenlerin çoğu da Hüseyini anlamamışlardır. Sevgi üzerinde yürütülen matem anlayışı

zaman zaman, radikal söylemlere, karşıt gurup yaratmaya da zemin hazırlamıştır. AŞURA’yı ,

AŞURE’ leştirme çabaları bu anlamamaktan kaynaklıdır. Aslında Hüseyin’i anlamak zor

değildir. Hatta bir o kadarda basittir. Gelin O’nu kendi sözleri ile anlamaya çalışalım. Bu

konu da bir çok kaynak bir çok Rivayet vardır. Birisini anlatarak konuyu özetleyelim.

Rivayet odur ki . İmam Hüseyin , Yezit ile iletişim halinde olur . Yani bir türlü aracılar

vesilesi ile de olsa konuşurlar. Ve aralarında şöyle bir diyalog yaşanır.

İmam der ki; Ey Yezit bu sadece ben Hüseyin’le , sen Yezit arasında ki bir mesele olsa, kan

dökülmesin diye , ben sana biat ederim. Ancak bu mesele , “BENİM GİBİ BİR ADAMLA

SENİN GİBİ BİR ADAMIN MESELESİDİR.(vasıfları itibariyle) DOLAYISIYLA

İNSANLIĞIN MESELESİDİR.DÜNYA DURDUKÇA BEN GİBİ ADAMLAR SEN GİBİ

ZALİMLERE BİAT ETMEYECEKTİR. ETMEMELİDİR DE” 

İşte bu duruşa “HÜSEYNİ DURUŞ” diyoruz. Mesele ne din nede mezhep meselesi değildir.

Mesele ZALİMİN KARŞISINDA MAZLUMUN DURUŞUDUR. 

Dünya durdukça da ZALİMLER ve MAZLUMLAR olacaktır. Eğer Mazlumlar her şeye

rağmen Zalime boyun eğerse, o zaman kaybederiz. Kerbela bu açıdan önemlidir. Onun için

mazlumun olduğu ,zalimin zulm ettiği HER YER KERBELA, HER GÜNDE AŞURA"dır.

Diyoruz. Meseleye biraz buradan bakmak lazım.